Kadınların yaklaşık %90’ında, erkeklerin ise %10’unda görülen selülit, ciltte portakal kabuğu görünümüyle kendini gösterir ve özellikle kadınlar için büyük bir endişe kaynağıdır. Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan, selülitle mücadelede aromaterapi, besin takviyeleri ve fitoterapi kullanımı konusunda önemli bilgiler paylaştı.

Kadınların %90’ının karşılaştığı, küçük dimples (çukurlar) ve portakal kabuğu görünümüne sahip cilt problemi, kimi zaman en sıkı cilt bakım rutinlerini bile alt üst edebilir. Eczacı ve Homeopat Ezgi Nevçehan, selülite karşı mücadelede aromaterapi, besin takviyeleri ve fitoterapi rehberiyle önemli bilgiler verdi. 

Aromaterapi ile Gelen Sağlık ve Güzellik

Ezgi Nevçehan, selülit savaşında yalnız olmadığınızı hatırlatarak, “Aromaterapi, besin takviyeleri ve fitoterapi gibi doğal yaklaşımlar bu savaşta en büyük müttefikleriniz olabilir” dedi.  Nevçehan, selülit ile nasıl başa çıkacağının yöntemlerine değinerek, “Selülit ile başa çıkmanın aromaterapi ayağında sadece cildinizi değil, ruhunuzu da okşayacaksınız. Aromaterapinin kökeni, Antik Mısır’a kadar uzanır ve aromaterapinin mucizesine dair sayısız hikaye vardır. Örneğin, biberiye yağı ile yapılan masajın, cilt altındaki yağ dokusunu hedef aldığı ve dolaşımı artırarak toksinlerin atılmasına yardımcı olduğu bulunmuştur. 2017 yılında yapılan bir çalışmada, biberiye ve ardıç yağı karışımı ile yapılan masajın selülit görünümünü azalttığı gözlemlenmiştir” dedi. Nevçehan, kendinizi Kleopatra gibi hissederek  biberiye, greyfurt ve limon yağlarıyla kendinize bir spa günü hediye edebilirsiniz. Bu yağları, taşıyıcı bir yağ ile karıştırarak selülitli bölgeye düzenli olarak masaj yapmak, harika sonuçlar elde etmenizi sağlar. Ancak, bu keyifli aromaterapi seanslarını sıcak bir banyo ile taçlandırmak, hem ruhunuzu hem de bedeninizi rahatlatacaktır” şeklinde konuştu. 

Selülit Mücadelesinde Beslenmenin Önemi

İçtiğimiz ve yediğimiz her şey cildimize yansır. Antioksidanlar, cilt sağlığının olmazsa olmazıdır. Ezgi Nevçehan, “Özellikle C vitamini ve E vitamini, cildin kolajen üretimini artırarak daha sıkı ve pürüzsüz bir cilt görünümüne katkıda bulunulacağına değinerek, Harvard Üniversitesi’nin 2015’te yaptığı bir araştırma ile de desteklediğini söyledi. Nevçehan,  “Araştırma, antioksidan açısından zengin diyetlerin selülit görünümünü azalttığını göstermiştir. Omega-3 yağ asitleri, iltihaplanmayı azaltarak ve cilt hücrelerini yenileyerek selülit görünümünü iyileştirir. Her gün bir avuç ceviz veya bir balık yağı kapsülü almak, mucizeler yaratabilir. Unutmayın, su içmek de hayati öneme sahiptir. Vücudun su dengesini korumak ve toksinlerden arınmak için günde en az 2 litre su içmeyi ihmal etmeyin. Hatta, su içmenin cilt sağlığı üzerindeki etkilerini görebilmek için bir su günlüğü tutabilirsiniz” dedi.

Bitkilerin İyileştirici Gücünden Faydalanın

Fitoterapi, bitkilerin iyileştirici gücünden faydalanmayı amaçlar. Ezgi Nevçehan, “Atkuyruğu, ısırgan otu ve yeşil çay gibi bitkiler, vücuttaki fazla suyun atılmasına ve cilt altında biriken toksinlerin temizlenmesine yardımcı olduğunu belirterek, 2016 yılında yapılan bir çalışmada, yeşil çayın içerdiği kateşinlerin metabolizmayı hızlandırdığı ve yağ yakımını desteklediği bulunmuştur. Selülit görünümünü azaltmada etkili olan bu bitkilerin çayını içmek veya özlerini içeren kremleri kullanmak, harikalar yaratabilir. Selülit ile savaşmanın en etkili yollarından biri de düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarıdır. Kardiyo ve direnç antrenmanları, cilt altındaki yağ dokusunu azaltarak cildin daha sıkı ve pürüzsüz görünmesini sağlar. Michigan Üniversitesi’nin 2014 yılında yaptığı bir araştırma, düzenli egzersizin selülit görünümünü belirgin bir şekilde azalttığını ortaya koymuştur. Ayrıca, stresi azaltmak ve yeterli uyku almak da cilt sağlığını olumlu yönde etkiler. Unutmayın, stresten arınmak sadece ruhunuz için değil, cildiniz için de önemlidir” dedi.  Selülit ile başa çıkmanın sabır ve kararlılık gerektiren bir süreç olduğunu vurgulayan Nevçehan, Ancak aromaterapi, besin takviyeleri ve fitoterapi gibi doğal yöntemlerle bu süreç daha keyifli ve etkili hale gelebilir” dedi.  Doğanın şifalı gücüne inanarak ve doğru adımları atarak, daha sağlıklı ve güzel bir cilde kavuşmanın mümkün olduğunu vurgulayan Ezgi Nevçehan son olarak “Unutmayın, doğa bizim en iyi dostumuzdur ve bize gereken tüm mucizeleri sunar. Kendinize iyi bakın ve doğanın mucizelerini keşfetmeye devam edin” mesajını verdi.